AFET ORTAMININ ÖZELLİKLERİ
1. PSİKOLOJİK ORTAM:
a. Doğal afete maruz kalan insanlar korku ve panik içindedir. Felakete uğrayan insanlar, yakınlarını ve mallarını kaybetmeleri sonucu şoka girerek, mantıklı düşünme kabiliyetlerini kaybedebileceklerdir.
b. İnsanın bencil yapısı, afet ortamında daha bariz bir şekilde ortaya çıkar. Afetzedeler önce kendi yakınlarının kurtarılmasını ve kendilerine yardım edilmesini isteyeceklerdir.
c. Felakete uğrayan insanlar duygularını kontrol edemez. Kaybedecekleri fazla bir şeyleri olmadığından, kendilerine yardım konusunda yetersiz kalındığında yönetime olan tepkilerini sert bir şekilde göstereceklerdir.
ç. Afetzedeler şayia, propaganda ve telkinlerden kolaylıkla etkilenebileceklerdir.
d. Afete maruz kalan insanlar, çaresizlik ve umutsuzluk içinde olacaklardır.
2. FİZİKİ ORTAM:
a. Doğal afetin meydana geldiği bölgede; afetin cins ve şiddetiyle doğru orantılı olarak arazinin, yerleşim alanlarının ve tesislerin su, toprak kütlesi, enkaz veya çığ altında kalması veya fırtına sonucu hasar görmesi, tesis ve binaların yıkılması veya yanması nedeniyle bu etkenlere bağlı olarak, büyük çaplı çevre felaketleri ile karşılaşılabilecektir.
b. Deprem, sel/su baskını, toprak kayması, çığ vb. felaketlerde kara yollarında meydana gelebilecek tahribat sonucu, kara yolu şebekesi kullanılamaz hale gelebilecek, demir yolu şebekeleri ile demir yolu ve kara yolu köprüleri hasar görecek, limanlar, iskeleler ve hava alanları kullanılamaz hale gelebilecektir.
c. Büyük çaplı orman yangınları, yangın bölgesine ulaşan ana yolların kullanılmasını kısıtlayarak, trafiğin sekteye uğramasına neden olabilecek, geniş ormanlık alanları, meskun mahalleri, askeri birlik ve tesisleri, tarım alanlarını ve sanayi tesislerini etkisi altına alabilecektir.
ç. Afet bölgesine ulaşan kara ve demir yolu ulaşım şebekelerinin kullanılamaz hale gelmesi sonucu; afet bölgesine karadan müdahale gecikebilecek veya imkansız hale gelebilecektir. Bu nedenle, afet bölgesine ilk müdahale edecek unsurların havadan ulaştırılması önem kazanabilecektir.
d. Deprem ve sel felaketlerinde; su şebekeleri zarar görebilecek, halkın kullanacağı temiz suyun temin edilmesi ve hijyen koşullarının sağlanması önemli bir ihtiyaç haline gelebilecektir.
e. Deprem ve diğer doğal afetler nedeniyle yıkılan binalar ve oluşan enkazlar, meskun mahallerdeki cadde ve sokakların kapanmasına yol açarak; kurtarma faaliyetlerinde enkaz altında kalanlara ulaşılmasını ve enkaz altından kurtarılan yaralıların sağlık merkezlerine ulaştırılmasını güçleştirecektir.
f. Enerji nakil hatları ve enerji santrallerinin tahrip olması nedeniyle; afet bölgesinde uzun süre enerji kesintisine ve enerji nakil hatlarındaki kopmalardan dolayı büyük çaplı yangın ve orman yangınlarına maruz kalınabilecektir.
g. Doğal afet sonrasında oluşacak çevre kirliliği, hayatta kalanların ve bölgede bulunan yardım ekiplerinin yaşamlarını tehdit eder boyutlara ulaşabileceğinden, çevre felaketinin etkilerini azaltmak için özel tedbirler alınması gerekebilecektir.
3. BEŞERİ ORTAM:
a. Doğal afete maruz kalan bölgede, ulaşım ve haberleşme sistemlerinin devre dışı kalması sonucu oluşan panik ve karmaşa ortamı ve böyle bir ortamda uygulanması gereken doğru hareket tarzları hakkında gerekli eğitimin önceden verilmemiş olmasından kaynaklanabilecek hatalar, temel fiziki ihtiyaçların karşılanmasını güçleştirecek ve can kayıplarının yüksek olmasına neden olacaktır.
b. Doğal afetin türüne bağlı olarak, yerleşim birimlerinin büyük hasar görmesi sonucunda; insanların evsiz kalması ve geçici iskan ihtiyaçları ile hayatlarını idame ettirebilmeleri için gerekli olan beslenme, sağlık ve hijyen gibi temel ihtiyaçlarının karşılanması büyük önem kazanacaktır.
c. Doğal afette telekomünikasyon sistemleri hasar görebileceğinden; telefon haberleşmesi tamamen kesilebilecek, Uluslar Arası Mobil Sistemleri (GSM) ile de haberleşme sağlanamayacaktır. Bunun sonucu olarak; afet bölgesi ile haberleşme ve bölgeden haber alma afetin en kritik olan ilk anlarında en büyük problemi oluşturacaktır. Telekomünikasyonda yaşanabilecek bu olumsuzlukları giderecek yedek sistemler afet öncesinde planlanmamış ise; başta arama ve kurtarma faaliyetleri olmak üzere birçok hayati faaliyet sekteye uğrayabilecektir.
ç. Afetin yıkıcı etkisine maruz kalan halkın bölgeyi sür’atle terk etmek istemesi, bölgedeki yakınlarına ulaşmak isteyenlerin de bir an evvel bölgeye ulaşmak istemeleri nedeniyle; her iki istikamette trafik yoğunlaşacak, kara yolu ile bölgeye ulaşmak isteyen ilk müdahale ekiplerinin afet bölgesine ulaşmaları gecikecek ve karadan yapılacak sıhhi tahliye faaliyetleri aksayacaktır.
d. Afet bölgesindeki mülki ve mahalli yönetim teşkilatı afetten zarar göreceğinden; yasal mevzuatın öngördüğü kriz merkezleri başlangıçta kurulup etkin olarak işletilemeyebilecek, oluşacak kaos ortamında herkesin kendini yetkili olarak kabul etmesi, AFET YÖNETİM faaliyetlerini aksatabilecektir.
e. Afet bölgesinde konuşlu bulunan İlk Müdahale Kuvvetleri afetin olumsuz etkilerine maruz kalacağından; arama kurtarma ve yardım faaliyetlerine iştiraki gecikebilecek hatta imkansız hale gelebilecektir.
f. Afet bölgesindeki elektrik şebekesinin devre dışı kalması, akü ve jeneratörlerin doğal afetlerden etkilenmeyecek şekilde muhafaza edilmemiş olması nedeniyle; arama kurtarma çalışmaları ve elektrik ile çalışan soğutma, ısıtma, aydınlatma ve muhabere sistemleri olumsuz şekilde etkilenecek, afetzedeler ve arama kurtarma ekipleri gece karanlıkta kalabileceklerdir.
g. Afet bölgesinde çeşitli bulaşıcı hastalıklar baş gösterecek ve mevsim koşullarına bağlı olarak sür’atle yayılabilecektir.
ğ. Bölgeye gelen gönüllü yardım ekipleri ve medya kuruluşları karışıklığa ve düzensizliğe yol açabilecek, bu da kurtarma ve yardım çalışmalarını aksatabilecektir.
h. Mahalli sivil kurtarma ekiplerinin personel, teçhizat, araç ve gereçleri afet nedeniyle kullanılamaz hale gelebilecektir.
ı. Afet bölgesinde iç ve dış ulaşım ihtiyaçları artacaktır.
i. Afet bölgesinde barajlar, santraller, akaryakıt tesisleri, petrol ve doğal gaz boru hatları hasar görebilir veya tamamen tahrip olabilir, bu da afetin etkisini daha da artırabilecektir.
j. İçme suyu tesisleri çalışamaz hale gelebilecek, içme suyu klorlama sistemlerinde büyük tahribatların meydana gelmesi ve yedek toz klor stoklarının olmaması nedeniyle; afet bölgesinde hijyenik içme suyu sıkıntısı baş gösterebilecektir.
k. İhtiyaç maddelerinden özellikle gıda, ilaç ve mevsime bağlı olarak ısınma maddelerinin ve gereçlerinin temininde problemler yaşanabilecektir.
l. Deprem nedeniyle yangınlar çıkabilecek, yangınlar esnasında büyük patlamalar meydana gelebilecek, ayrıca sanayi ve enerji tesislerinde patlama ve gaz kaçakları olabilecektir.
m. Afet nedeniyle hasar büyük olabilir bu nedenle; enkaz, göçük ve su altında mahsur kalmış insanların kurtarılması için daha fazla kuvvete ihtiyaç duyulabilecektir.
n. Deprem ve sel felaketlerinde, hasara uğrayan sanayi tesislerinden kimyasal maddeler çevreye yayılıp, insan ve çevre sağlığını tehdit eden kirlenmelere yol açabilecektir.
o. Yurt dışından gelen yardım ekiplerinin yurt içine girişinden itibaren ulaşım, barınma ve iaşe gibi idari hususlarda, sivil ve askeri yardım ekipleri, mülki-askeri makamlarla yakın işbirliği ve koordinasyon ihtiyacı ortaya çıkabilecektir.
ö. Afet bölgesi için yardım kampanyaları düzenleyen bazı yabancı ülkelerin yardım kuruluşları, yapacakları yardımların doğrudan afetzedelere ulaştırılmasını ya da afetle ilgili hususlarda kullanılmasını isteyebilecektir.
p. Ulusal ve uluslar arası basın-yayın kuruluşlarının dikkati afet bölgesine yöneleceğinden bölgeye gelen medya temsilcilerinin yönlendirilmesi ihtiyacı ortaya çıkacaktır.
4. GÜVENLİK ORTAMI:
a. Afet bölgesinde, afetin yarattığı karışıklık ortamını fırsat bilen kişilerin sebep olacağı yağmacılık ve hırsızlık olayları kendisini gösterecektir. Bu nedenle, afet bölgesinde can ve mal güvenliğinin sağlanması ihtiyacı ortaya çıkacaktır. Can ve mal güvenliğinin sağlanması ihtiyacı, elektrik şebekesinin hasara uğraması halinde daha da artacaktır (gece görüş koşulları ve irtibatlarda meydana gelebilecek zafiyet nedeniyle).
b. Afet bölgesine ulaştırılan insani yardım malzemelerinin düzenli olarak dağıtılabilmesi için, bölgede emniyet ve asayiş ortamının yeniden tesis edilmesi gerekecektir.
c. Rejim karşıtı unsurlar ve medya organları afet ortamını istismar ederek afetzedeleri etkileyebilir ve yönlendirebilir. Bu nedenle, devleti ve milletin güven duyduğu kurumları yıpratma girişimleri artabilecektir.
ç. Afet bölgesine yardım için gelen yabancı unsurlardan bir kısmı, yardım görüntüsü altında istihbarat toplama faaliyetlerinde bulunabilir, bu nedenle özellikle afete maruz kalan askeri birlik bölgesinde, istihbarata karşı koyma tedbirlerinin alınması önem kazanacaktır.
d. Afete maruz kalan birlik ve kurumlarda gizlilik dereceli dokümanların, silahların ve mühimmatın emniyete alınması ihtiyacı ortaya çıkacaktır.
e. Afetin büyüklüğüne bağlı olarak, mülki makamlar ile diğer kurum ve kuruluşlar afetin şokuna girebilir, bunun sonucu olarak afetin yarattığı her sorun için çözüm beklenecektir.
AFET TÜRLERİ VE YARATACAĞI OLUMSUZ ETKİLER
1. DEPREM (YER SARSINTISI):
a. Yeryüzünü kaplayan yerkabuğu parçaları (levhalar), yer içindeki fiziksel ve kimyasal olayların oluşturduğu mekanizmalar nedeniyle; birbirlerine bağlı veya bağımlı olarak hareket ederler. Değişik hızdaki bu hareketler sırasında, yer kabuğu sınırlarında gerilmeler ve yamulmalar oluşur. Zaman içinde biriken bu gerilmeler kayaçların dayanma direncini aşınca, kayaç kırılır ve sismik esnek dalgalar her yana dağılır. Bu da depremi oluşturur.
b. Bulunduğumuz noktada algılanan deprem dalgaları az şiddetli bir sallanmadan, çok şiddetli sarsıntılara, birkaç saniyeden birkaç dakikalık sürelere kadar olabilmektedir. Deprem odaklarından çeşitli sismik dalgalar yayılır. Bunlar cisim dalgaları (Primer(P) ve Seconder(S)) ve yüzey dalgalarıdır (L ve R). Depremlerin yapılar üzerindeki hasarları genellikle S, L ve R dalgalarının etkisiyle olur. Yıkıcı büyük depremlere ana deprem, bunu izleyen daha küçük depremlere de,art sarsıntı (artçı deprem) denir.
c. Ülkemizi içine alan ve yeryüzündeki en etkin deprem kuşaklarından biri de Alp-Himalaya kuşağıdır. Fas’ın batısından başlayan bu kuşak, Güney Avrupa ve Kuzey Afrika’nın kuzeyini izleyerek İtalya, Yunanistan, Türkiye, İran, Pakistan üzerinden Hindistan kuzeyine kadar uzanır. Bu kuşak üzerinde her yıl birkaç büyük, onlarca orta büyüklükte ve binlerce küçük deprem olmaktadır. Kuşak içinde çok ve az etkin alt deprem kuşakları vardır. Alt kuşakların etkinlik düzeyi, mühendislik açısından tehlike sınırlarını belirler. Bu etkinliğin ana nedeni; Afrika kıtasının kuzeydeki Avrupa-Asya Kıtasına doğru yaklaşmasıdır. Bu yaklaşma hızı yer yer 35 mm/yıl düzeyine erişmektedir. Bu hareket Alp-Himalaya kuşağı boyunca yer kabuğunun kırılmasıyla sonuçlanır.
ç. Büyük bir depremin etkisinde kalma olasılığı yüksek olan yerleşim bölgelerinde, depremin etki ve zararlarının derecesini belirleyen altı ana faktör vardır:
(1) Bölgenin deprem özellikleri,
(2) Yerleşim alanının yer üstü ve yer altı fiziksel özellikleri,
(3) Yapıların doğal ve zorlanmış titreşim özellikleri,
(4) Kişilerin deprem konusundaki bilinç düzeyi,
(5) Nüfus yoğunluğu,
(6) Sanayi tesislerinin durumu.
d. Bina ve tesis inşaatlarının, deprem mühendisliği dikkate alınmadan ve jeofizik etütler hazırlanmadan yapılması durumunda deprem, en çok can ve mal kaybına sebep olan doğal afettir. Depremin insan yaşamındaki etkileri birinci ve ikinci derece etkiler altında toplanabilir. Birinci derece etkiler; depremin yapıları ve insanları tahribidir. Bu durumun ekonomik boyutu çok büyüktür. İkinci derece etkiler ise; su/sel taşkınları, heyelan, yangın ve kaya düşmesi gibi diğer afetlere dolaylı olarak sebep olması nedeniyle, bu afet türlerinin etkilerinin de, depremin etkileri ile birlikte yaşanmasıdır. Deprem sonrası içme suyu kirlenmesi, çevre sağlığı sorunu ve salgın hastalıklar, işsizlik, ruhsal bozukluklar ve diğer ekonomik kayıplar da deprem riski yüksek olan bölgelerde üzerinde önemle durulması gereken konulardır.
e. Ülkemizin büyük bir bölümünün (yaklaşık %95’i) fay hatları üzerinde bulunması nedeniyle, ülkemizde her iki yılda bir orta veya büyük şiddette deprem olma riski %63 tür. Ege, Marmara ve Türkiye’nin kuzeyi ile doğu bölgeleri deprem kuşağında olup, bu bölgelerde birçok fay hattı mevcuttur. Yine bu bölgelerde bir çok askeri birlik ve kurum, sivil yerleşim birimleri ve stratejik tesisler yer almaktadır.
f. Depremin şiddetine ve etki altına aldığı bölgenin genişliğine bağlı olarak:
(1) Bölgede konuşlu askeri birlik ve kurumlara ait binalar ve tesisler hasar görebilir, yıkılabilir, personel kaybı meydana gelebilir, silah, araç, depolanmış mühimmat ve ikmal maddeleri zarar görebilir, muhabere irtibatları kesilebilir ve birlikler muhabere gücünün bir kısmını veya tamamını kaybedebilir.
(2) Sivil yerleşim birimlerinde binalar hasar görebilir, can kaybı meydana gelebilir, stratejik tesisler ve sanayi tesisleri zarar görebilir ve bu tesislerde üretim durabilir, yangın çıkabilir, yerleşim birimine gelen yollar ile yerleşim birimi içindeki yollar kapanabilir, elektrik ve su şebekesi devre dışı kalabilir, haberleşme sistemleri çalışmaz hale gelebilir, can kaybı sonucu mülki ve mahalli yönetim teşkilatı yok olabilir. Kısaca yerleşim birimlerinde hayat her yönüyle felç olabilir.
g. Hasar Türleri:
(1) Hafif Hasar: İnce sıva çatlaklarının meydana gelmesi ve küçük sıva çatlaklarının
dökülmesi, taşıyıcı olmayan mimari elemanlarda ince çatlaklar, cam, pencere vb. elemanlarda kırılmalar meydana gelmesiyle tanımlanır.
(2) Orta Hasar: Duvarlarda küçük çatlakların meydana gelmesi, oldukça büyük sıva parçalarının dökülmesi, bacalarda çatlakların oluşması ve bazı baca parçalarının aşağıya düşmesi, taşıyıcı elemanlarda ortalama 0,5 mm’lik çatlakların meydana gelmesi, binada herhangi bir oturma ve öteleme meydana gelmesiyle tanımlanır.
(3) Ağır Hasar: Duvarlarda büyük çatlakların meydana gelmesi ve bacaların yıkılmasıyla tanımlanır.
(4) Yıkıntı: Duvarların yarılması, binaların bazı kısımlarının yıkılması ve derzlerle ayrılmış kısımlarının bağlantısını kaybetmesi, donatının akması, betonun ezilmesi, taşıyıcı sistemde yer yer mafsallaşma meydana gelmesi, binada oturma, öteleme ve zeminde çökmeler oluşması ile tanımlanır.
(5) Fazla Yıkıntı: Yapıların tamamen yıkılmasıyla tanımlanır.
ğ. Bina ve Tesislerin İnşasında, Kullanımında Deprem Açısından Göz Önünde Bulundurulacak Hususlar:
(1) Öncelikle inşaat alanıyla ilgili zemin, jeolojik ve jeofizik etütler yapılmalıdır.
(2) Afet bölgesinde yapılacak bina ve tesislerin projelendirilmesinde Afet İşleri Genel Müdürlüğünün bu konudaki yönetmelik hükümlerine, inşaatla ilgili diğer yönetmelik ve standartlara uyulmalıdır.
(3) Binanın kullanım aşamasında; binaya ilave yük getirecek kullanım değişiklikleri yapılmamalı, değişiklik zaruri ise ilgili kurumlardan teknik görüş ve onay alınmalıdır.
SU BASKINI (SEL):
a. Bir nehir/dere yatağındaki mevcut su miktarının, havzaya normalden fazla yağmur yağması veya havzada mevcut kar örtüsünün erimesinden dolayı hızla artması ve nehir yatağı çevresinde yaşayan canlılara, arazilere, mala-mülke zarar vermesi olayına su baskını (sel) denmektedir.
b. Ülkemizin tüm bölgelerinde görülebilen sel ve su baskınları, zaman zaman büyük can ve mal kaybına neden olabilmektedir. Sel ve su baskınları yapılara verdikleri zarar bakımından %12 lik oran ile, depremden sonra ikinci sırayı almaktadır.
c. Mevcut kayıtlara göre ülkemizdeki sel ve su baskını olaylarının Karadeniz, Akdeniz ve Batı Anadolu Bölgelerinde kısa süreli şiddetli yağışlardan, Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu’nun iç kesimlerinde kar erimelerinden, İç Anadolu Bölgesinde ise kısa ve ani seviye yükselmelerinden meydana geldikleri görülmektedir. Doğu Karadeniz Bölgesinde diğer bölgelere nazaran daha sık sel ve su baskınının olmasının sebebi, iklim ve topografik etkenler nedeniyle bölgede her mevsim yağış görülmesidir. Doğu Karadeniz Bölgesinde akarsu yatak eğimlerinin fazla olması, sel ve su baskınının boyutlarını artırmaktadır. Özellikle yağışlı dönemlerde erozyon nedeniyle taşınan malzemeler eğimin ve akarsu taşıma gücünün azaldığı yerlerde birikmektedir. Yatak hacminin daralmasına neden olan bu birikimler, gelen suyun nehir yatağının dışına taşmasına sebep olmaktadır.
ç. Sel ve su baskınlarının olumsuz etkilerinden korunmak için aşağıdaki tedbirler alınmalıdır:
(1) Risk altındaki bölgelerdeki tüm nehir/dere yatakları ıslah edilmelidir.
(2) Yerleşim yerlerini koruyucu kuşaklama kanalları yapılmalıdır.
(3) İmar planları hazırlanırken, sel ve su baskını etütleri mutlaka dikkate alınmalıdır.
(4) Kıyıları iç kesimlere bağlayan yollar inşa edilirken, nehir yataklarının değiştirilmemesine dikkat edilmelidir.
(5) Bitki örtüsü korunmalı ve geliştirilmelidir.
d. Fırtınalar, yarattıkları kuvvetli rüzgar etkisinin yanı sıra asıl olarak sel ve su baskınlarına sebep olan aşırı yağışları ve yıkıcı rüzgarları da beraberinde getirdiklerinden, etkileri sel ve su baskınlarında olduğu gibidir.
e. Sel, yağışların aşırı olması, karların erimesi, büyük fırtınaların kıyılarda yüksek dalgalar oluşturması vb. nedenlerle deniz, nehir, ırmak, çay ve derelerin taşması sonucu, etrafındaki arazi ve yerleşim birimlerinin sular altında kalması şeklinde oluşan doğal bir afettir.
f. Ülkemizin bol yağış alan bölgelerinde, (Kuzey Anadolu başta olmak üzere) sahil kesimlerinde ve nehir yatakları boyunca yerleşmiş meskun mahallerde, su baskınları ile sık sık karşılaşılabilir.
g. Sel, etki altına aldığı bölgede suların yüksekliği ve akış hızına bağlı olarak:
(1) Bölgede konuşlu askeri birlik ve kurumların sular altında kalmasına ve dolayısıyla personelin sel suları içinde mahsur kalmasına, bir kısım personelin boğulması veya sel sularına kapılarak sürüklenmesi sonucu hayatını kaybetmesi veya yaralanmasına, askeri araç, silah, gereç, mühimmat ve ikmal maddelerinin sel suları ile sürüklenerek kaybolmasına veya tahrip olmasına, muhabere irtibatlarının kesilmesine yol açabilir.
(2) Sivil yerleşim yerlerinde binaların sular altında kalmasına, sel sularına kapılarak sürüklenme sonucu can ve mal kaybı olmasına, sivil halkın mahsur kalmasına, stratejik ve ekonomik önemi haiz tesislerin sular altında kalarak zarar görmesine, haberleşmenin kesilmesine yol açabilir.
(3) Büyük çaplı sellerin getirdiği balçık ve çamur kütleleri ile kaya parçalarının, meskun mahalleri ve tesisleri tamamen kaplayarak can ve mal kaybına, ulaşım ve haberleşmenin kesilmesine yol açabilir (Şekil 2-4).
ÇIĞ:
Genel olarak bitki örtüsü olmayan, engebeli, dağlık ve eğimli arazilerde, vadi yamaçlarında tabakalar halinde birikmiş olan kar kütlesinin vadi tabanına hızla kayması ile meydana gelen bir doğal afettir.
a. Çığın Oluşmasındaki Etkenler:
(1) Karın fiziksel özellikleri; kar yapısı, yoğunluğu, sıcaklığı, kar-su eşdeğeri, nemlilik ve kar derinliğidir.
(2) Topoğrafik etkenler; çığ 350 eğimden daha dik, genellikle güneye bakan, rüzgar altı olan, orman örtüsü olmayan çıplak yamaçlarda meydana gelir.
(3) İklimsel özellikler; çığın oluşmasına neden olan üç iklimsel faktör vardır; hava sıcaklığı, rüzgar ve yağışlar.
Kar örtüsündeki tabakalaşma Doğu Anadolu’da Mart ayı başlangıcında, İç Anadolu’da Şubat ayı ortalarında ve ılıman olan sahil kesimlerinde ise Ocak ayı içinde tamamlanmakta, karın tabakalaşmasına bağlı olarak kar örtüsünün dayanıklılığı değişmektedir. Yukarıdaki etkenler nedeniyle kar tabakasını yerinde tutan desteğin ortadan kalkması neticesinde çığ meydana gelmektedir.
b. Çığların Sınıflandırılması: Ülkemizde meydana gelen çığlar dünyada bilinen tüm çığ türlerini içermektedir. Çığlar:
(1) Kopma türüne göre:
(a) Kar tabakasından kopma çığ,
(b) Gevşek kar tabakasından kopma çığ.
(2) Kayma zeminine göre:
(a) Yüzey çığı,
(b) Zemin çığı
(3) Kardaki serbest su içeriğine göre:
(a) Kuru kar çığı,
(b) Nemli kar çığı,
(c) Islak kar çığı.
(4) Düşme yolunun şekline:
(a) Yüzey düşme yollu çığ,
(b) Derin düşme yollu çığ.
(5) Hareket türüne göre:
(a) Toz çığ,
(b) Blok çığ,
(c) Karışık çığ.
Son yıllarda Kuzeydoğu ve Güneydoğu Anadolu’nun dağlık kesimlerinde normalin çok üzerinde düşen kar yağışı ve orman örtüsünün de ortadan kaldırılmasının etkisiyle, çok sayıda çığ olayı meydana gelmiştir. Söz konusu bölgelerde meydana gelen çığ olaylarında, bazı yerleşim birimleri çığ altında kalmış, kara yolları ulaşıma kapanmış, çok sayıda köy ve mezra ile bağlantı kesilmiş, enerji nakil ve telefon hatları kopmuş ve yıkılmıştır. Meydana gelen bu hasarlar, çok sayıda can ve mal kaybına da neden olmuştur. Yapılan araştırmalar neticesinde, ülkemizde yılda ortalama 23 kişi çığ düşmesi sonucu hayatını kaybetmektedir.
Çığ nedeniyle aşağılara doğru inen kar tabakasının yoğunluğu sıkışmadan dolayı normal karın yoğunluğundan 3-4 kat daha fazla olduğundan çığ ile mücadele, kar ile mücadeleden çok daha zor ve zaman alıcıdır .
İstatistiki değerlendirmeler sonucunda, ülkemizde çığ düşmesi olayının en fazla görüldüğü iller sırasıyla; Bingöl, Tunceli ve Bitlis’tir. Ölümcül çığ olaylarının büyüklüğü açısından ise iller bazında sıralama; Şırnak, Tunceli, Bayburt, Hakkari, Bitlis ve Siirt şeklindedir.
Yine yapılan araştırmalar göstermiştir ki; Doğu, Güneydoğu ve Kuzey Anadolu yerleşim bölgelerinde meydana gelen çığ olayları, can kaybı açısından deprem felaketinden sonra ikinci derecede önem arz eden doğal afet konumundadır.
Çığa karşı koruyucu tedbirlerin alınabilmesi için, oluşturulacak 1/25.000
ölçekli çığ haritalarından istifade edilmelidir.
c. Çığdan Korunma Yöntemleri:
(1) Pasif Tedbirler: Kullanımı kısıtlama ve bariyer kullanma şeklinde ikiye ayrılır:
(a) Kullanımı Kısıtlama: Çığ riski olan bölgeleri geçici olarak kullanıma kapamaktır.
(b) Bariyer Kullanma: Çeşitli bariyerler inşa ederek, meskun mahalleri ve kritik tesisleri çığın etkilerinden korumaktır. Bilinen bariyer uygulama türleri şunlardır:
(I) Örme duvarlar,
(II) Balık sırtı bariyerler,
(III) Saptırma duvarları,
(IV) Toprak dolgular,
(V) Çığ kapanları,
(VI) Kar barajları,
(VII) Kar tünelleri.
(2) Aktif Tedbirler:
(a) Kar üzerinde yürüyerek, patlayıcılar veya kar paleti kullanarak karı sıkıştırıp büyük blok oluşumunu engellemek,
(b) Kaymayı engellemek için arazide bariyerler yapmak,
(c) Yapay çığ oluşturmaktır.
TOPRAK KAYMASI/KAYA DÜŞMESİ:
a. Toprak kayması; yeşil alanların azalması nedeniyle, yağışların da etkisiyle, yamaçlardaki toprak kütlelerinin kayması sonucu meydana gelen ve etki altına aldığı bölgede kalan yerleşim birimlerini ve insan hayatını tehdit eden doğal bir afet türüdür.
b. Toprak kayması, kara ve demir yollarının bazı kesimlerinin ulaşıma kapanmasına, bu nedenle de bir kısım askeri birlik/kurumlar ve yerleşim birimleri ile irtibatın kesilmesine, binaların ve dolayısıyla insanların toprak altında kalmasına ve hayatlarını kaybetmesine, bina, tesis, araç, gereç, ikmal maddelerinin ve silahların hasara uğramasına yol açabilir.
YANGIN:
Yanma olayının istenmeyen yer ve zamanda oluşmasına yangın denir.
a. Yangının Sebepleri:
(1) Kural dışı hareket etmek,
(2) Bilgisizlik,
(3) İhmal,
(4) Kaza,
(5) Sabotaj,
(6) Sirayet,
(7) Tabii olaylardır (Yıldırım düşmesi, deprem, aşırı sıcaklık, vb. gibi).
b. Yangın Sınıfları:
(1) A Sınıfı Yangınlar: Ahşap malzeme, kağıt, kumaş, saman gibi katı maddelerin tutuşması sonucu meydana gelen yangınlardır.
(2) B Sınıfı Yangınlar: Benzin, gazyağı, mazot, madeni yağlar gibi petrol türevlerinin neden olduğu akaryakıt yangınlarıdır.
(3) C Sınıfı Yangınlar: Metan, propan, bütan, asetilen, havagazı, hidrojen ve doğal gazların neden olduğu yangınlardır.
(4) D Sınıfı Yangınlar: Alüminyum, sodyum, potasyum, lityum ve bunların alaşımları ve karışımlarından meydana gelen, yanabilen hafif metaller, prefabrike ve kimyevi yangınlardır.
(5) E Sınıfı Yangınlar: Elektrikli cihaz ve elektrik devreleri üzerinde meydana gelen yangınlardır.
c. Yangın Söndürme Usulleri:
(1) Islak Söndürme: Su ile söndürme genellikle A sınıfı yangınların söndürülmesinde kullanılır. Bu maksatla sulu yangın söndürme cihazları kullanılır. Yanan cisim soğutmak suretiyle söndürülür.
(2) Kuru Söndürme: Kum, toprak, halı, battaniye, yorgan veya branda ile söndürmedir. Yanan cismin oksijen ile teması kesilmek sureti ile söndürülür.
(3) Buharla Söndürme: Gemi ve fabrika yangınlarını tazyikli su buharı ile söndürmedir.
(4) Alevi Boğan Gaz ile Söndürme: Amonyak buharı ve karbondioksit vasıtasıyla hava ile teması keserek söndürmedir. Bu maksatla CO2’li yangın söndürme cihazları yaygın olarak kullanılmaktadır. Kapalı yerlerde daha etkilidir.
(5) Kimyasal Maddelerle Söndürme:
(a) Sıvı Kimyasal Maddeler: Halon gazları ve halon gazlı yangın söndürme cihazları bu maksatla kullanılır. Isı ile temas ettiğinde gaz haline geçtiğinden ve tortu bırakmadığından, bilhassa elektronik cihazlarda bu tip yangın söndürme cihazları kullanılır.
(b) Kuru Kimyasal Maddeler: Kuru kimyasal tozun püskürtülmesi ile yapılan söndürmedir. Bu maksatlaKuru Kimyasal Tozlu (KKT) YSC’leri D sınıfı yangınların söndürülmesinde kullanılır. Yanan cismin üstünde bir tabaka oluşturarak oksijenle temasını kesmek suretiyle söndürür.
(6) Köpükle Söndürme: İtfaiye ekiplerince sodyum bikarbonat, alüminyum sülfat ve su ile hazırlanan kimyasal köpüklerle, mekanik köpükler kullanılarak, yanan cismin üzerinde köpük tabakası oluşturup yanan cismin oksijenle temasını kesmek suretiyle yangının söndürülmesidir. Portatif YSC’leri genellikle kimyasal köpüklü olup B sınıfı yangınların söndürülmesinde yaygın olarak kullanılır. A sınıfı köpük ise, itfaiye ekipleri tarafından %99 oranında su karışımı ile, bilhassa orman yangınlarının daha sür’atli söndürülmesinde kullanılır.
ORMAN YANGINI:
a. Genellikle yaz mevsiminde hava sıcaklığının çok artması, yağışlı dönemlerde yıldırım düşmesi, insanların kasıt ve ihmali sonucu, ormanlık alanların yanması şeklinde ortaya çıkan doğal bir afettir .
b. Orman Yangınlarının Çeşitleri: Örtü yangını, tepe yangını ve gövde yangını olmak üzere başlıca üç çeşit orman yangını vardır:
(1) Örtü Yangını: Orman topraklarını örten ot, yosun, funda, çalı ve fidan gibi canlı bitkilerle dal, ağaç enkazı, kabuk, yaprak gibi döküntülerin yanmasıdır.
(2) Tepe Yangını: Örtü yangınları zamanında söndürülmezse, ateş ve alev çok kere ağaçlardaki kurumuş dalları ve genç ağaçları tutuşturarak, aşağıdan yukarıya sıçrar ve ağaçların tepelerini sarar; yangın hızla yayılarak büyük bir çatırtı ile dallar yanmaya başlar. Rüzgarlı havalarda yangın çok çabuk yayılır ve koca bir orman birkaç saat içinde kül olur.
En tehlikeli orman yangını tepe yangınıdır. Tepelerde tutuşan kozalaklar hızlı esen rüzgarlarla uzaklara kadar atılır. Yanan bu kozalaklar düştükleri yerlerde ağaç tepelerini veya yerlerdeki otları tutuşturarak, yangının kollara ayrılmasına ve genişlemesine sebep olurlar.
(3) Gövde Yangını: Daha ziyade içi çürük ağaçlarda olur. Yıldırım düşmesi de bazen bu gibi ağaçlarda gövde yangınlarına sebep olabilir.
Orman yangınının etki altına aldığı alanın genişliğine bağlı olarak:
· Civarında konuşlu askeri birlik ve kurumlar, stratejik ve ekonomik önemi haiz tesisler
ile yerleşim alanlarını etkisi altına alabilir, can ve mal kaybına, araç, gereç, silah, tesis ve ikmal maddelerinin zarar görmesine neden olabilir.
· Ülke ekonomisi, turizm ve ekolojik denge açısından çok önem taşıyan yeşil alanların
kısa sürede yok olmasına sebep olabilir.
· Petrol rafinerileri ve kimyasal madde üreten tesis ve fabrikaların orman yangınlarından
etkilenmesi neticesinde büyük çaplı çevre kirliliği meydana gelebilir.
BÜYÜK YANGINLAR:
a. İnsanların kasıt ve ihmali ile teknik hatalar veya doğal afetlerin yıkıcı etkileri nedeniyle; elektrik ve doğal gaz şebekeleri ile petrol depolama tesislerinin zarar görmesi sonucu, stratejik tesislerde ve meskun mahallerde büyük yangınlar çıkabilir.
b. Bu tür yangınlar, yangın mahallinde ve yakın çevresinde büyük can ve mal kaybına neden olabilir.
c. Kimyasal madde üreten ve depolanan büyük tesislerde çıkacak yangınlar, büyük çapta can ve mal kaybına neden olmasının yanı sıra, uzun süreli çevre kirliliğine de sebep olabilir.
ç. Yangınların cinsine göre, özel teçhizat ve donatıma sahip itfaiye birliklerine ihtiyaç olabilir.
AFET BÖLGESİNDEKİ ACİL İHTİYAÇLAR
HABERLEŞMENİN SAĞLANMASI:
a. Afet bölgesinde en sık karşılaşılan sorunlardan biri, enerji ve telekomünikasyon sistemlerinde meydana gelen hasar nedeniyle haberleşmenin kesilmesidir.
b. Telekomünikasyon sistemlerinde hasar olmadığı hallerde dahi, telefon sistemleri yoğun görüşme talebi sonucu meydana gelen aşırı yüklenmeden dolayı yetersiz kalarak kilitlenebilir.
c. Afet bölgesinde, öncelikle afet haberinin en seri şekilde ilgili birimlere ulaştırılması gereklidir. Bu maksatla; bölgesel radyo istasyonları ve doğal afet bölgesine acil müdahaleyi gerçekleştirmesi gereken kurumların radyo istasyonlarının kullanılmasına ihtiyaç olacaktır.
ç. Afet ortamındaki kişilerin birbirleri ve bölge dışında bulunan yakınları ile haberleşmesi, mahalli kriz teşkilatlarının kurulması ve faaliyetlerinin koordine edilmesi, kurtarma çalışmalarının sür’atle başlaması ve bölgeye acil yardımın ulaşması için muhabere irtibatlarının öncelikli olarak tesisi çok büyük önem arz etmektedir.
ULAŞIMIN SAĞLANMASI VE TRAFİĞİN DÜZENLENMESİ:
a. Gerek afet bölgesine gelen kara yolu şebekesi üzerinde ve gerekse afet bölgesinin içinde trafiğin tanzimi öncelikle yapılması gereken işlerden biridir.
b. Trafiğin düzenlenmemiş olması; bölgeye kara yolundan müdahale edecek unsurların gecikmesine ve kurtarılan insanların ambülanslarla en yakın hastahaneye kara yolundan tahliyesini geciktirerek, yolda hayatlarını kaybetmelerine sebebiyet verebilir.
c. Özellikle hasta ve yaralıların tahliyesinin hava yoluyla yapılmasının büyük önem kazandığı afetin ilk üç gününde, deprem bölgesine yapılan uçuşların yoğunluğu ve hava meydanları ile koordinasyon eksikliği nedeniyle hava trafiğinde yoğunluk ve kaos yaşanabileceğinden hava trafiğinin tanzimi büyük önem kazanmaktadır.
ç. Afet bölgesinde görevlendirilecek kurtarma ve yardım timlerine tahsis edilecek araçlar planlama safhasında belirlenmeli, bu araçların plakaları, nerede toplanacakları, hangi aracın hangi time tahsis edildiği ve timlerde görevli personelin isim listeleri, Afet Yardım Harekatı Planına dahil edilmelidir.
ARAMA-KURTARMA:
a. Arama-Kurtarma faaliyetleri, arama-kurtarma ekiplerinin, sivil savunma teşkillerinin, yabancı yardım ekiplerinin ve diğer sivil yardım teşkilleri ve gönüllülerin katılımları ile gerçekleşen bir faaliyet olduğundan, başarı ile icra edilebilmesi, tüm bu ekiplerin koordineli, sür’atli ve bilinçli çalışmalarına bağlıdır.
b. Arama-Kurtarma çalışmaları; doğal afet sonrası özellikle ilk 72 saat içinde büyük önem arz edeceğinden, teknik donanımlı arama ekiplerinin yanı sıra, köpekli arama timlerine ivedilikle ihtiyaç duyulacaktır.
c. Enkaz, çığ/toprak kütlesi altında ve sel suları içinde mahsur kalanların en kısa sürede yerlerinin tespit edilmesi ve kurtarılması, tıbbi müdahalenin yapılarak ağır durumda olanların yaşatılabilmesi için çok önemlidir.
ç. Her enkazın başında, oradaki çalışmaları sevk ve idare edecek teknik bilgisi yüksek bir personelin bulundurulması, arama-kurtarma faaliyetlerinin daha verimli yapılması bakımından önem kazanmaktadır.
d. Arama-Kurtarma faaliyetlerinin zayıf görüş koşulları veya gece şartlarında icra edilmesi zorunluluğu karşısında jeneratör, projektör, ışıldak ve ışıldaklı kaskların kullanılmasına ihtiyaç duyulacaktır.
SIHHİ İLK YARDIM:
a. Sıhhi ilk yardım, arama-kurtarma faaliyetlerinin başarı oranını artırır.
b. Kurtarılan her yaralıya yapılacak doğru ve bilinçli ilk yardım çok önemli olup, durumu kritik olanların yaşama döndürülme şansını büyük ölçüde etkiler.
c. Sıhhi ilk yardım, mutlaka sıhhi ilk yardım konusunda eğitimli kişiler tarafından yapılmalıdır.
ç. Bölgeye acil müdahalede bulunacak tüm kurum ve kuruluşların beraberlerinde yeterli miktarda sıhhi ilk yardım malzemesi bulundurmasına ihtiyaç vardır. İlk 72 saat içinde kurtarılan yaralıların hayatta kalabilmeleri, tahliye edilmeden önce bilinçli bir ilk yardımın yapılmasına bağlıdır.
HASTA VE YARALILARIN TAHLİYE EDİLMESİ:
a. Afet sonrası ihtiyaç duyulacak en önemli faaliyetlerden birisi de, sağ kurtarılan yaralıların, ilk yardımı müteakip havadan ve karadan en seri ulaştırma vasıtası ile hastahanelere tahliye edilmesidir.
b. Bu maksatla oluşturulan kriz merkezleri tarafından bir tahliye zinciri oluşturularak, ilk müdahaleleri yapılan hasta ve yaralıların ayırma istasyonlarında ayırma ve tasnif işlemlerine tabi tutulup cerrahi ve tıbbi acil kategorisine giren hasta ve yaralıların en seri vasıta ile uygun bir sağlık kuruluşuna tahliyesi büyük önem kazanmaktadır.
c. Doğal afetin üçüncü ve dördüncü gününden itibaren enkazların bulaşıcı hastalıklara karşı ilaçlanarak dezenfekte edilmesi, bulaşıcı hastalıkların önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
YANGIN SÖNDÜRME:
a. İnsan hayatının kurtarılmasına yönelik arama-kurtarma, sıhhi ilk yardım ve tahliye faaliyetleri sürdürülürken, doğal afetten hasar gören ve ülke ekonomisine katkıda bulunan stratejik ve ekonomik önemi haiz tesislerde çıkacak yangınların en kısa süre içerisinde söndürülmesi, kontrol altına alınması, bu tesislerde bulunan kıymetli evrak, cihaz ve diğer teçhizatın kurtarılarak emniyetli bir yere tahliye edilmesi gereklidir.
b. Afet bölgesinde çıkabilecek yangınları önlemek için elektrik, doğal gaz ve petrol depolama tesislerinin devre dışı bırakılmasına ihtiyaç vardır.
EMNİYET VE ASAYİŞİ SAĞLAMA:
a. Doğal afet bölgesinde terk edilen binalar ile sivil halkın emniyetinin sağlanması, meydana gelebilecek yağmacılık ve hırsızlık olaylarına karşı önlem alınması, bölgeye gönderilecek maddi yardımların afetzedelere ulaştırılması ve düzenli bir şekilde dağıtılması için afet bölgesinde asayiş ortamının yeniden tesis edilmesine ihtiyaç vardır.
b. Afet bölgesindeki askeri birlik ve tesisler zarar gördüğünde İKK faaliyetleri, doküman, araç, silah ve mühimmatın emniyetinin sağlanması büyük önem arz eder.
SIHHİ TEDAVİ:
a. Sıhhi ilk yardım ve tahliyeyi müteakip, enkaz/çığ/toprak altından ve sel sularından kurtarılan insanların hastahanelerde belirli bir süre tedavi altına alınmalarına ihtiyaç vardır.
b. Doğal afeti takip eden süreç içerisinde, bulaşıcı hastalık tehlikesi ve diğer çevresel koşullardaki olumsuzluklar sıhhi tedavi ihtiyacını artıracaktır.
c. Sıhhi tedavi ihtiyacının artmasına paralel olarak; sağlık personeli, tıbbi cihaz ve malzeme ile ilaç ihtiyaçlarının da artacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
ç. Afetin yaratacağı olumsuzluklar nedeniyle, psikolojik travma vakalarının artmasına paralel olarak, psikiyatrist hekim ve psikolog ihtiyacı da artacaktır.
YEDİRME, GİYDİRME, ISITMA VE AYDINLATMA:
a. Doğal afet bölgesinde su ve elektrik şebekesinin zarar görmesi ve binaların yıkıma/hasara uğraması halinde, su ve yiyecek gibi temel ihtiyaç maddelerinin temininde güçlükler yaşanacaktır. Bu temel ihtiyaçların ilk 24 saat içindekarşılanması için Kriz Yönetim Merkezleri ile koordineli bir şekilde bölgede bulunan Doğal Afet Yardım Birliklerinin beraberlerinde götürdükleri sahra mutfakları, seyyar fırınlar, banyo ve çamaşır üniteleri, genel maksat ve tuvalet çadırları, su ikmal araç ve gereçlerinin kullanılmasına ihtiyaç vardır.
b. Afet bölgesinde evlerini, eşyasını kaybeden ve açıkta kalan insanlar mevsim şartlarına bağlı olarak ilave giyeceğe ve ısıtma sistemlerine ihtiyaç duyacaklardır.
c. Enerji nakil hatlarının, aydınlatma sistemlerinin ve bu maksatlarla kullanılan akü ve jeneratörlerin tahrip olması nedeniyle; portatif enerji kaynaklarının ve aydınlatma sistemlerinin teminine ve sür’atle kurularak işletilmesine ihtiyaç vardır.
GEÇİCİ BARINDIRMAYI SAĞLAMA:
a. Deprem, sel, yangın ve çığ gibi felaketler sonrası birçok bina ve tesis kullanılamaz hale gelmektedir. Özellikle büyük çaplı afetlerde geçici barındırma sorunu oldukça önemli ve kısa sürede halledilmesi gereken konulardan birisi haline gelir. Büyük çaplı afetlerde; afetin halk üzerinde yaratacağı psikolojik etki nedeniyle, gerçek ihtiyaç sahiplerinin dışındaki insanların da korkuya dayalı barınma ihtiyacı ortaya çıkar ve önemli konulardan birisi haline gelir. Afetin psikolojik etkileri nedeniyle, korkuya dayalı olarak halk tarafından düzensiz bir şekilde tesis edilen çadır (korku çadırı), ahşap baraka, branda, naylon ve karavan tipi barınma yerlerinde yaşayan afetzedeler; elektrik ve su ihtiyaçlarını şehir şebekesinden kendi imkanları ile çektikleri hatlar vasıtasıyla karşılamaya başlarlar. Bu duruma bağlı olarak; korku çadırı ve benzeri yerlerde yaşayan afetzedelerin elde ettikleri yardım ve kendi imkanları ile yarattıkları barınma imkanı, bir kısım vatandaşların da sağlam olan evlerine girmelerine engel teşkil eder ve söz konusu imkanlardan istifade etmek için derme-çatma yapılarda yaşamaya başlayabilirler.
b. Afetzedeleri barındırmak için kalıcı çözümler bulununcaya kadar çadır, baraka veya prefabrike evler kurulması ve bunların insanların asgari temel ihtiyaçlarını karşılayacak durumda olması afetzedelerin hayatlarını idame ettirebilmeleri için gereklidir. Bu tesisler kuruluncaya kadar geçici iskan tesisi olarak kullanılabilecek; resmi ve özel kurumlara ait misafirhane, pansiyon, otel, öğrenci yurdu vb. tesisler yerel ve mülki yetkiler ile koordine edilerek afet yardım harekatı planlarına dahil edilmelidir.
c. Geçici barınma tesislerinin kurulacağı bölgelerin seçilmesi de büyük önem taşımaktadır. Afet öncesinde hazırlanmış imar planlarında geçici iskan sahası olarak tahsis edilmiş alanlarında mülki makamlardan talep olduğu taktirde, Doğal Afet Yardım Birlikleri tarafından geçici barınma tesisleri inşa edilir.
BİLGİLENDİRME:
a. Felaket bölgesindeki insanların nasıl bir olay ile karşılaştığı, ne gibi tedbirler alındığı ve yapılan yardımlar konusunda bilgilendirilmesine ihtiyaç vardır.
b. Sağlıklı ve doğru bilgilendirme yapılmaz ise, afetzedelerin panik hali devam eder, bu da kurtarma faaliyetlerini olumsuz yönde etkiler.
ÖLÜLERİN DEFNEDİLMESİ:
a. Hayatını kaybeden insanların, uygun bir süre içerisinde, yerleşim birimleri dikkate alınarak oluşturulacak veya mevcut mezarlara defnedilmesi, insan ve çevre sağlığı açısından önem arz eder. Afetin şiddetine bağlı olarak, ölülerin defnedilmesi faaliyetlerinin yoğunluğu artacağından öncelikle, defin öncesinde ölülerin teşhisi maksadıyla muhafazasını yapmak üzere soğuk hava deposu ve seyyar soğuk hava konteyner ihtiyaçları planlama safhasında belirlenerek, uygulamada bu konuda aksaklık çıkmaması sağlanmalıdır.
b. Enkaz altından çıkarılan tanınamayacak durumdaki ölülerin kimlik tespiti için fotoğraflanması, parmak izi alınması ve etiketlenmesi gibi işlemlerin sağlıklı olarak yürütülebilmesi için bölgeye intikal eden Doğal Afet Yardım birliklerinde bu faaliyetleri yapacak birimler bulundurulmalıdır.
c. Defin işlemlerinin dini kurallara uygun yapılması ve kayıtlarının tutulması, hayatta kalanların moralleri üzerine olumlu etki yapacağından, bu konuda tedbir alınması gereklidir.
ENKAZ KALDIRMA VE TEMİZLEME:
a. Kurtarma çalışmalarına yardımcı olmak maksadıyla öncelikle enkaz kaldırma konusunda çaba harcanması gereklidir.
b. Kurtarma çalışmaları sona erdikten ve yıkılan binalarla ilgili yasal işlemler bittikten sonra enkazın kaldırılması ve bölgenin temizlenmesi gereklidir. Afet sırasında hasar görüp, yetkili makamlarca yıkım kararı verilen binaların yıkılması işlemi, enkaz kaldırma ve temizleme faaliyetlerinin hacmini artırır. Ancak askeri unsurlar, kurtarma esnasındaki acil enkaz kaldırma faaliyetlerinin dışında enkaz kaldırma faaliyetine iştirak edebilirler.
ELEKTRİK, SU, DOĞAL GAZ VE KANALİZASYON TESİSLERİNİN YENİDEN HİZMETE SOKULMASI:
Doğal afet sırasında enerji nakil hatlarının hasar görmesi durumunda, elektrik kesintisi meydana gelir. Büyük şehirlerde yaygın olarak kullanılmakta olan doğal gaz dağıtım sistemlerinde büyük hasarlar ve buna bağlı yangınlar meydana gelebilir. Su ve kanalizasyon şebekesinde hasar meydana gelmesi halinde, içme suyu ve kanalizasyon şebekesindeki atık sular birbirine karışabilir, bunun sonucu olarak içme suyu kirlenebilir. Afet bölgesinde su ve elektriğe olan ihtiyaç nedeniyle, hasar görmüş elektrik ve su şebekelerinin onarılması gereklidir. Bunlara ek olarak insan atıklarının uygun şekilde yok edilmesi için gerekli önlemler alınmalıdır. (Uygun çöp çukurları, sahra helaları vb).
KARANTİNA TEDBİRLERİNİN ALINMASI:
a. Doğal afetlerin büyük hasarlara yol açması ve ölüm oranının yüksek olması durumunda kurtarma çalışmaları uzun sürer. Bu da mevsime bağlı olarak, özellikle sıcak havalarda çeşitli salgın hastalıkların yayılmasına neden olur.
b. Bu nedenle enkaz kaldırma ve defin işlemleri bitinceye kadar bölgenin karantina altına alınması, muhtemel bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek açısından gereklidir.
HASAR VE ZAYİAT TESPİTİ:
Hasar ve zayiat tespit çalışmaları; meydana gelen hasarın etkilerini ve alınacak tedbirleri belirlemek ve zayiat hakkında ilgili kişi ve kurumlara doğru bilgileri ulaştırmak için gereklidir.
ÖRNEK DOĞAL AFET YARDIM HAREKAT PLANI
1. GENEL HUSUSLAR:
a. Amaç: Bu bölümde iki hususa yer verilir:
(1) Doğal afet meydana geldiğinde ilgili hukuki mevzuat çerçevesinde mülki makamlarca yapılacak talebe göre; sivil halka yönelik olarak yapılacak yardım harekatının esaslarının ortaya konulması,
(2) Aynı doğal afetin kendi askeri birliklerimizi ve tesislerimizi etkilemesi durumunda yapılacak müdahalenin esaslarının belirlenmesi.
b. Kapsam: Planın hangi kurumu kapsadığı belirtilecektir.
c. Planlamalara Esas Olacak Hasar ve Zayiatın Tespiti: Doğal Afet Planının en önemli bölümlerinden birisidir. Muhtemel bir doğal afetin meydana gelmesi durumunda, gerek sivil halkta ve sivil binalar/tesislerde, gerekse birlik ve tesislerde meydana gelebilecek hasar ve zayiatın tespit edilebilmesi için bölgedeki mülki makamlar ve bilimsel kuruluşlarla koordineli olarak detaylı bir çalışma yapılacaktır. Bu çalışma sonunda:
(1) Bölgenin afete yönelik olarak hazırlanacak arazi etüdünün ışığında, bölge nüfusu, hane sayısı, yapılaşma biçimi (Bina yapı tipleri, kat sayıları vb.) kritik tesislerin durumu, beklenen doğal afetin büyüklüğü ve şiddeti ile beklenen sonuçları hakkında çeşitli kişi veya kuruluşlarca hazırlanmış olan bilimsel çalışmalar veri olarak alınacaktır.
(2) Doğal afetin meydana gelebileceği en kötü şartlar tasvir edilecektir (kışın, gece, tatil günü vb.).
(3) Bir modelleme veya simülasyondan da istifade ile yapılacak inceleme sonucunda, muhtemel zayiat durumu (ölü, ağır ve hafif yaralı miktarı), muhtemel hasar durumu (yıkık, ağır, orta ve hafif hasarlı bina sayısı) desteklenmesi gerekecek hane sayısı ve nüfus durumu gibi sayısal bazı sonuçlar tespit edilecektir.
(4) Afete müdahale edecek kuvvet ve uzman arama kurtarma timi, iş makinası ve araçları ile sıhhi tahliye ve tedavi için gerekecek personel ve araç ile barınma ve iaşe ihtiyaçlarının planlaması maksadıyla, doğal afet neticesinde ortaya çıkacak resim mümkün olan doğru şekilde tasvir edilecektir.
(5) Böylece, meydana gelebilecek doğal afetin genel bir resmi ortaya çıkmış, tahmini zayiat ve hasar miktarına ulaşılmış olacaktır.
(6) Her türlü doğal afet için ayrı ayrı yapılacak bu modellemeler faraziye olarak plana dahil edilecektir. Doğal afet planlarının eklerinde ise söz konusu olan doğal afetle ilgili olarak yapılan çalışmalar ve doğal afetin yaratacağı muhtemel etkilere daha detaylı olarak yer verilecektir.
2. VAZİFE:
Kurumun vazifesi olarak:
a. Doğal afetin meydana gelmesi durumunda; ilgili hukuki mevzuat çerçevesinde, mülki makamlarca yapılacak talebe göre sivil halka yönelik yardım harekatı icra etmek.
b. Aynı doğal afetin kurumu etkilemesi durumunda gerekli müdahaleyi yapmak olarak belirlenecektir.
3. İCRA:
a. Harekat Tasarısı:
(1) Mülki makamlarca yardım talebinde bulunulabilecek en yakın kurumları belirlenecektir.
(2) Sorumluluk bölgesinde olabileceği değerlendirilen doğal afetlerin meydana gelmesi durumunda icra edilecek yardım harekatı ile aynı afete maruz kalan kendi birliklerimize yapılacak müdahalenin nasıl icra edileceği özet olarak bu bölümde açıklanacaktır.
b. İstihbarat:
(1) İstihbarat konusunda alınacak önlemler,
(2) Meteoroloji durumunun takibi ile ilgili esaslar,
(3) Hava keşif istekleri ve öncelikleri,
(4) Harita ihtiyaçları ve teminine ait esaslar,
(5) Doğal afet meydana geldiğinde hassas olan tesisler/yerler ile buralarda alınan önlemler,
(6) Doğal afet sonucunda, evrak-bilgi güvenliği ihlalinin ortaya çıkabileceği kritik yerler ve buralarda alınacak acil ve müteakip tedbirler,
(7) Temin edilmesi güç olan kritik silah, araç, malzeme, teçhizat ve depolarda yapılacak hasar tespiti, uygulanacak ilk emniyet tedbirlerini müteakip alınacak tedbirler veya başka bir yere nakledilmesi işlemleri,
(8) Kurumlara giriş çıkışların kontrolünde alınacak ilave tedbirler,
(9) Fiziki güvenlik sistemlerinde meydana gelebilecek hasarların tespit edilmesi ve alınacak acil ve müteakip öneriler,
(10) Kurumun iç güvenlik konusunda alacağı ilave tedbirler, kontrol ve düzenlemeler,
(11) Kurumun özelliklerine göre teknik yönden alınması gereken diğer ilave tedbirler,
(12) Kuruma girecek araçların kontrolüyle ilgili düzenlemeler.
c. Harekat: Doğal afetlerde merkezden gönderilecek uzman birimlerin kabul ve kullanılma esasları ile bölgede bulunan birimlerin yapacakları görevlere ait esaslar belirlenecektir. Bu kapsamda aşağıdaki hususlara yer verilecektir:
(1) Birimlerin bir doğal afet durumunda bölgeye gönderileceği dikkate alınarak söz konusu birimlerin kabul ve kullanılma esasları,
(2) Üst birimlere teklif edilerek onaylanan bölge dışından gönderilecek takviye birimlerin kabül ve kullanılma esasları,
(3) Bölgedeki birimlerden teşkil edilen Arama-Kurtarma Br.lerinin teşkili ve kullanılma esasları,
(4) Sivil Savunma Birliklerinin (özellikle arama-kurtarma birliklerinin) miktarı ve görev yerleri (mülki makamlarla koordine edilerek),
(5) Havacılık unsurlarının kullanılması ile ilgili esaslar,
(6) Diğer birimlerin kullanılması ile ilgili esaslar,
(7) Doğal Afetlerde yürütülecek psikolojik harekat.
ç. Koordinasyon:
(1) Doğal Afet Koordinasyon Merkezlerinin teşkili ile ilgili hususlar,
(2) Doğal afetlere müdahale görevi verilen bütün birimler arasındaki koordinasyon esasları.
d. Ast Birimlere Görevler: Bu bölümde doğal afet planını yapan birimlerin kendi birimleri ile takviyesine gönderilen diğer birimlere verilecek ana görevler belirtilir. Doğal Afet Planlarının eklerinde ise planda geçen doğal afetlerle ilgili görevlere detaylı olarak yer verilir.
4. İDARİ VE LOJİSTİK HUSUSLAR:
a. Personel:
(1) Şehit ve Yaralılara Yapılacak İşlemler,
(2) Doğal Afet İzni İle İlgili Esaslar,
(3) Moral ve Personel Hizmetleri ile İlgili Hususlar,
(4) Doğal Afet Sonrası Tören ve Kutlamaların İcra Esasları,
(5) Yapılacak takviye personel ihtiyacının planlanması,
(6) Personel Ailelerinin İskanı İçin Alınacak ve Yapılacak Teklifler,
(7) Personelin Rehabilitasyonu İçin Alınacak Tedbirler,
(8) Personele Tanınan ve Tanınacak Olan Özlük Hakları ile İlgili Hususlar,
b. Lojistik:
(1) Genel: Doğal Afetlerde uygulanacak Lojistik Destek Sistemi ve Kurulacak Merkezler, plan eklerinde her doğal afet için ayrı ayrı ana hatlarıyla belirtilir. Büyük çapta Lojistik Destek Sistemi ve Merkezleri kurmayı gerektirmeyen afetler için eklerdeki planlara atıf yapılabilir.
(2) İkmal:
(a) Doğal afetlerde ikmal maddelerinin ,ikmali ile ilgili genel esaslar,
(b) Malzemelerinin doğal afetlerde kullanılması ile ilgili esaslar,
(c) İhtiyaç duyulacak malzemeler,
(ç) İstek tedarik ve dağıtım usulleri.
(3) Ulaştırma:
(a) Yardım Kabul Merkezlerinin hava yolu, kara yolu, deniz yolu, demir yolu terminallerinin çalışma esasları ve ulaştırma irtibat personelinin belirlenmesi,
(b) Kullanılacak yolların ve önceliklerinin belirlenmesi,
(c) Trafiğin tanzimi ve kontrolü usulleri,
(ç) Doğal afetlerde yararlanılmak üzere bölgedeki kamu kurum ve özel sektöre ait ulaştırma imkanlarının tespiti,
(d) Kurulacak lojistik merkezler arasındaki ulaştırmanın nasıl yapılacağının, hangi araçların milli makamlarca, hangi araçların ise karşılanacağının tespiti.
(4) Hizmetler:
(a) Teşkilatlanma,
(b) Teknik hizmetler.
(I) Yapı:
(aa) Afet anında binalarda elektrik, ısıtma, su ve kanalizasyon sistemlerinde alınacak emniyet tedbirleri,
(bb) İş makinelerinin kullanılması planı,
(cc) Diğer istihkam malzemelerinin kullanılmasına ihtiyaç varsa, karşılanma planı,
(çç) Birimlerin muhtemel görevlendirme alanları ve buna göre olası teşkilatlanmaları ve göreve yönelik görev başı eğitim planları,
(dd) Verilebilecek muhtemel görevler,
(ee) Bölgesel kamu kurum ve kuruluşlarından talep edilecek yardımlar (itfaiye, vidanjör, makine ve teçhizat gibi ) için mülki makamlarla gerekli koordinasyon sağlanır,
(ff) Yönetim bağlantıları,
(gg) Enkaz kaldırma planı,
(ğğ) Çadırkentler planı.
(II) Barınma:
(aa) Çadır ikmali,
(bb) Deprem üniteleri,
(cc) İaşe,
(çç) Sivil halka ve sivil çadırkentlere tahsis edilecek levazım malzemeleri,
(dd) Diğer hususlar,
(ee) Diğer talep edilen hususlar.
(5) Sıhhi Tedavi ve Tahliye:
(a) Bölgede mevcut askeri hastahanelerden faydalanma esasları,
(b) Bölgede mevcut sivil hastahanelerden faydalanma planı,
(c) Seyyar cerrahi hastahaneler,
(ç) Sıhhi tahliye,
(d) Koruyucu sağlık hizmetleri,
(e) Takviye olarak gönderilen sivil sağlık ekipleri,
(f) Yurt dışından gönderilen sağlık ekipleri,
(g) Sağlık merkezlerinin istek, tedarik ve dağıtım usulleri,
(ğ) Talep edilen sağlık desteği,
(h) Diğer hususlar.
5. İŞBİRLİĞİ:
a. Mülki makamlar tarafından açılacak kriz merkezleri ve mülki makamlarla ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla işbirliği ve koordinasyon.
b. Sivil savunma birlikleri ve KIZILAY ile işbirliği ve koordinasyon.
c. Özel kuruluşlarla işbirliği.
ç. Gönüllü kuruluşlarla işbirliği.
d. Yurt dışından gelen unsurlarla işbirliği.